5 Nisan 2012 Perşembe

internet ve çocukların internet bağımlılığı



İster evde olsun ister ‘internet kafe’de, çocuklarımızı bekleyen büyük tehlikeler vardır. İnternet sayesinde çocuklar, tanımadıkları kişilerle tanışıp arkadaş olabiliyor, onlara güvenip inanabiliyorlar. Sanal dünyada kurulan iletişimde, kişilerin kendi karakterini saklaması çok daha kolay oluyor. İnsanlar hep yardımsever, karakter sahibi olarak tanıtıyorlar kendilerini. Gerçek hayatta ise böyle yüceltilmiş karakterler bulunmayabiliyor.                                              

İNTERNET VE ÇOCUK 


Son 10-15 yıla dayanan internetin kullanım alanları geçmişte, günümüzde olduğu kadar yaygın değildi. Şirketlerde, ‘internet kafeler’de ve nadir de olsa evlerde mevcuttu. Gelişen teknoloji ve her gün zenginleştirilen alt yapı ile artık neredeyse her evde internet bulunur duruma geldi. Artık internet, hayatımızda olmazsa olmaz teknolojik araçlardan biri konumunda. Bankada işlem yaparken, iş başvurusunda bulunurken, fatura dökümünü isterken veya kendimizle ilgili bilgi formu doldururken bile bize sorulan sorulardan biri de mail adresimiz oldu.
 
İnternetin bu şekilde yaygınlaşmasının bize sunduğu faydalar yadsınamaz. Bilgiye ulaşabilirliğin kolaylığı, daha kısa zamanda daha çok kaynağa erişebilmemiz, internetin hayatımızın vazgeçilmezlerinden olmasının en önemli nedenlerinden birkaçı. Öte yandan internet doğru ve etkili kullanılmadığında hem yetişkinler için hem de çocuklar için ruhsal, fiziksel ve sosyal bakımından önemli tahribatlara yol açabilir. Yapılan araştırmalarda Türkiye’de internet kullanıcılarının sayısının 17 milyon civarında olduğu tespit edilmiştir. Bununla beraber internet kullanım yaşı da okul öncesi döneme kadar düşmüştür. Artık çocuklar okula başlamadan internetle tanışmaya başlıyorlar.
İnternet daha çok çocuklara zararlı olabiliyor. Dışarıda oyun oynaması gereken çocuk, bilgisayar başında saatlerce vakit geçiriyor. Okul öncesi ve ilkokul çağı dönemi çocuklarda bilişsel, sosyal, kaba ve ince motor gelişiminin olduğu dönemdir. Bu yaşlarda çocukların motor hareketleri içeren oyun oynamaları, akranlarıyla iletişim içinde olup, sosyal ve kişisel gelişimlerini sağlık bir şekilde tamamlamaları gerekir. Günümüz çocukları bu dönemi maalesef ya bilgisayar başında ya da televizyon karşısında geçiriyorlar. Bizim çocukluğumuzda olduğu gibi mahallede akşam saatlerine kadar arkadaş gruplarıyla oyun oynamak yerine, vakitlerinin çoğunu arkadaşlarıyla sohbet odalarında veya ‘internet kafe’lerde oyun oynayarak geçiriyorlar.


Sanal dünyada iletişim çok kolaydır. İletişimin en önemli şartı yüz yüze bakmak, vücut dilinden gelen bildirileri alabilmektir. İnternette bu geri bildirimleri almak mümkün olmuyor.
İster evde olsun ister ‘internet kafe’de, çocuklarımızı bekleyen büyük tehlikeler vardır. İnternet sayesinde çocuklar, tanımadıkları kişilerle tanışıp, arkadaş olabiliyor, onlara güvenip inanabiliyorlar. Sanal dünyada kurulan iletişimde, kişilerin kendi karakterini saklaması çok daha kolay oluyor. İnsanlar hep yardımsever, karakter sahibi olarak tanıtıyorlar kendilerini. Gerçek hayatta ise böyle yüceltilmiş karakterler bulunmayabiliyor. Çocuklarımız böyle kişilerle internette tanışabilirler. Son yıllarda çocuklara karşı işlenen suçlarda genellikle mağdur çocuk internet vasıtasıyla bulunuyor. Savunmasız olan çocuklarımızı kandırıp onları kötü emellerinde kullanabiliyorlar. Cinsel, fiziksel veya duygusal istismarda bulunabiliyorlar.

Burada anne babalara çok önemli görevler düşüyor. Ebeveynlerin yapması gereken en önemli şey, çocuklarıyla iletişimi koparmamalarıdır. Çocuk aile içinde bulamadığı iletişimi, sevgiyi, güveni ve anlayışı dışarıda arayabiliyor. İnternette tanıştığı kişilerden böyle bir duygu sezdiğinde onlara kanabiliyor. Çocuklarımızı bu kişilerden korumalıyız. Her şeyden önce çocuğumuzla iyi iletişim içinde olmalıyız. 





                                            
Çocuğunuzun arkadaşları, zevkleri, korkuları, sevdikleri ve sevmedikleri hakkında bilgi sahibi olmalıyız. Çocuğumuza bizimle her konuyu paylaşabileceği güvenini vermeliyiz. İnternet kullanımı için çocuklarımızla konuşup ortak karar almalıyız. İnternet kullanma ve bilgisayar başında kalma süresini mutlaka kısıtlamalıyız. Arkadaşça yaklaşarak hangi sitelere girdiğini, hangi kişilerle ne gibi konular konuştuğunu öğrenmeliyiz. YORUM( Bunu yaparken amacımız sadece onu korumak olmalıdır. Onları suçlamak, aşağılamak, dersleriyle ilgili sorunları internete bağlı yorumlar getirmek onları bizden daha çok uzaklaştırır.) 


 Eğer çocuğumuzun girmesini istediğimiz siteler varsa sık kullanılanlar listesine eklemeliyiz. İnternetin zararları ve onlara zarar verebilecek kişiler hakkında onları bilgilendirmeliyiz. Öncelikle ebeveyn olarak iyi birer örnek teşkil etmeliyiz. Bunların haricinde ev içinde, internet dışında da eğlenceli zaman geçirebileceğimizi çocuğumuza göstermeliyiz. Çocuğumuzun yaşına ve gelişimine uygun aile etkinlikleri, aile içi sohbet saatleri ya da beraber oynanan oyunlar hem aile içi iletişimi arttıracak hem de çocuğunuzun internette daha az vakit geçirmesine yardımcı olacaktır.

MAKALE KAYNAĞI:
PSİKOLOG
AHMET YILMAZ 

KENDİ YORUMUM
SORUN: İNTERNET BAĞIMLILIĞI VE ÇOCUK
Makalede de belirtildiği gibi günümüzde internet ve bilgisayar  yaşamımızın hemen her alanında yer almakta ve geleceğin yetişkinleri olacak olan çocukların vazgeçilmezleri arasındadır.Çocuklar arkadaşları ile oyun oynayacakları  aile bireyleri ile sohbet edip vakit geçirecekleri  zamanı bilgisayar başında geçirmektedir.Bu aşamada önerilecekler:
1)''Aileler, ne güzel vakit geçiriyor veya kendi kendine oyalanıyor'' düşüncesi ile çocukları bilgisayar başında yalnız bırakmamalı onlara eşlik etmelidirler.Bu hem çocuğun gireceği siteler için güvenilirlik anlamına gelir hem de anne babanın çocuğun bilgisayar başında neler yaptığını öğrenmesini sağlar. 
2)Çocukların davranışlarını şekillendirirken yetişkin davranışlarını model aldığı düşünülürse,anne babanın bilgisayar başında geçirdikleri vakte de dikkat çekilmelidir. Çocuk rol karmaşası döneminde olduğundan bilmeden de olsa yanlış model almış olurlar.Anne ve babalar da bilgisayar başında çok vakit geçirmemelidirler.
3)Bilgisayarda geçirilecek vakit kısıtlanmalı çocuğa bilgisayar dışında geçirebileceği zaman dilimi sunulmalıdır.
4)Evde geçirilen zamanın bilgisayar veya internet dışında da keyifli olabileceği çocuğa gösterilmeli aile bireyleri ile sohbet edilmeli birlikte vakit geçirilmelidir.Böylece çocuk jest ve mimiklerle,göz teması ile yapılan bu sohbet aracılığı ile internette yaptığı sohbetlerin yapaylığını kavrayacak ve biraz olsun vazgeçecektir.
5)Çocuğu zararlı sitelerden korumak için gerekirse filtreleme kullanılmalıdır.

                                                                     REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK / 1
                                                                                         
                                                                                                        SEVGİ AKÖZ



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder